Sat. Dec 21st, 2024

Hristiyan ve Şaman Çuvaş Türkleri - Çuvaşistan / Çuvaş Türklüğü

Hristiyan ve Şaman Çuvaş Türkleri – Çuvaşistan / Çuvaş Türklüğü

Çuvaşlar

Türkçe’nin en eski lehçesini konuşan bir kısmı Hıristiyan bir kısmı Şaman Türkleridir. Hristiyan Çuvaşlarda dahi yoğun Şaman kültürü görülür. Nüfusları 3 milyona yakındır.

Slav, Fin-Ogur kültürü etkisiyle sözcükler hayli değişmiş, ama kökleri, güçlü sözlü aktarım gelenekleri ile yaşatıyorlar, Türklerin batıya göç sürecinde kaybettiği sözcükleri, Türkçe’nin unutulan, kayıp çoğul eklerini koruyorlar. Onların dilinde, Türk dil tarihini 2500 yıldan geriye götüren izler bulunuyor.

Altayların Güney Batısında yaşayan Oğuzlar M. Ö. 1000 yılında ikiye ayrılmıştı. Bir kısım Oğuzların, Hin-Avrupa dili konuşanlarla ilişkileri nedeniyle, lehçeleri r ve l harfi değişimi görmüştür. Bu Oğuz kavimleri zaman içerisinde Ogur Türkleri olarak bilindiler. Türk lehçeleri Z harfinin R ye Ş harfinin L ye değişimi esas alınarak 2 kolda tasnif edilmiştir. Buna göre Z-Ş esaslı lehçeler grubuna Doğu Türkçesi R-L esaslı lehçelere de Batı Türkçesi denilmiştir. Bu 2. grupta yer alan Çuvaşları ataları Oğuz’dan Ogur’a dönüşmüştür. Ogurlar Hunların da atalarıdır. Mete Han Hun İmparatorluğunu kurduğunda ordusu aynı kökten ama birbirine uzak lehçeler konuşan halklardan oluşuyordu. Mete han dil birlikteliği için Ogurların dilini yani günümüz Çuvaşçasına yakın Ogur Türkçesini seçti. Hunların Batı’ya göçüyle MS 5. yüzyılda Çuvaş dili Batı’ya taşındı. Gelenler bu dili bu coğrafyadaki yerli halklara öğrettiler ama onlardan da sözcükler ve gramer düzenlemeleri aldılar. Özetle Çuvaşlar ortak atalarımızın yani Hunların dilini konuşuyorlar. Çuvaşça Türk dilleri arasında Ogur öbeği olarak bilinen yaşayan tek dil. Yakın akrabaları Hun dili, Ön Bulgarca ve Hazarca artık ölü dillerdir. Çuvaşlarını dilini anlamasak da ruhunu hissederiz. Çünkü onlar bizim atalarımızın sesini taşıyorlar.

Çuvaşların ataları, Avrupa Hunlarıyla M.Ö. 10. yüzyıldan itibaren Uralların batısına ve İdil boylarına göçle gelip yerli halklarla kaynaşan Orta Asya Türk topluluklarından Bulgarların öncüleri Ogurlar ve Suvarların öncüleri Sabirler. Daha yakın tarihte, Moğol istilasıyla Bulgar kentinden Hanlığın 2. büyük kenti olan Suvar’a göç eden İdil Bulgarlarından geliyorlar. Çuvaş adının da Suvar/Suvaş’dan geldiği kabul görüyor. İdil Bulgar Hanlığıyla, 7. yüzyılda Karadeniz’in Kuzeyinde kurulan Büyük Bulgar Hanlığının temel harcını koyanlar Çuvaşların ataları. Fin-Ugor kavimleriyle yakın akrabalıkları, kan bağı var.

Çuvaşlar misyonerlerin yoğun takipleri ve Rusların ısrarlı dönüştürme politikaları sonucu 17. yüzyıldan itibaren gruplar halinde Gök Tanrı inancı yerine Ortodoks Hıristiyanlığı benimseyen bir Türk kavmi. İç Asya’dan getirdikleri inanç mirasını zor ve geç de olsa bırakmış, Hıristiyan olmuşlarsa da, kimlikleri Kazan’ın 1552 de Ruslar tarafından ele geçirilmesinden itibaren sert bir asimilasyon şiddet yaşamışsa da atalarının Şaman öğretileri hayatlarına yön vermeye devam ediyor. Tengricilik ile Hıristiyanlığı harmanlamış olarak geleneklerini yaşıyorlar. % 80 i Ortodoks ama kendi kiliselerine gitmeyi tercih ediyorlar. Şaman ritüellerini deam ettiren kalabalık bir grup da mevcut. Sonuçta Rusların yazdırdıkları kökü folklorik öğeler içermeyen yapma destanların, Çuvaşları, Tatarlar ve diğer akraba topluluklardan sistemli olarak izole ettiği, kapalı bir toplum haline getirdiği de aşikar.

640px-Chuvashia03 Kendilerine Çavaş diyen Çuvaşlar günümüzde Moskova’nın 600 kilometre doğusunda Deşt-i Kıpçak’ta yani Kıpçak Düzlüklerinde Rusya Federasyonuna bağlı Çuvaşistan’da kısıtlı bir özerklikle yaşıyorlar. Başkentleri İdil nehri ile içiçe yaşayan Çeboksari, Tatarca adı Çubuksaray, Çuvaşça adı Kale anlamına gelen Şupaşkar. Şehirdeki geleneksel Çuvaş giysileri ile halkı kucaklayan anne heykeli şehrin sembolü haline gelmiş. Şehrin karşı kıyısında Çuvaşların öykülerini anlatan yupa adı verilen sayısı 130 dan fazla ahşap heykellerle dolu Etnopark bulunuyor. Totem benzeri bu heykeller Şamanizmle ve Türklerin Gök Tengri inancıyla yakın ilgili. Yupalar eskiden mezar başlarına dikilirmiş ve kadın-erkek için farklı figürlerde olurmuş. İnanışa göre her Çuvaş’ın ormanda bir ağacı varmış ve öldüğünde bu ağaç kesilip onun yupası yapılırmış. Ülkenin üçte biri ormanlık kalanı bozkır.
Çeboksari’nin nüfusu yarım milyon, Rusya Federasyonunda yaşayan Çuvaşların sayısı ise 2 milyon civarında. Çuvaşça konuşanların sayısı gittikçe azalıyor.

Çuvaşların milli yemeği hamur içine çiğ patates, kuru soğan, sığır eti, yumurta, süt ve karabiberin ile pişirilen bir börek . İçinde işkembe balık ve ciğer parçası olan sucukları, özellikle Şartan aşı denilen sucuk da spesiyaliteleri arasında. Şerbetçiotunun en iyisi bu topraklarda yetişiyor. Bu yüzden dünyanın en iyi köpüklü içkilerini yaptıklarını iddia ediyorlar. Rusya’da Çuvaşlar “Dünyanın en iyi birasını yapan halk”, Çuvaşistan Rusya’nın Bavyerası olarak biliniyor.

Uzaya giden kahramanları, üçüncü kozmonot, Çuvaşistanlı Andrian Nikolayev Çuvaşistanın da gururu.

Related Post